ŞİİR ÇEVİRİLERİ VE YAZILARI
Cumhuriyet Kitap Şiir Atlası ve EK Eleştirel Kültür'de çıkan şiir çevirileri ve yazılar
Mirabeau Köprüsü- G. Apollinaire
ŞİİR ÇEVİRİLERİ VE YAZILARI
Cumhuriyet Kitap Şiir Atlası ve EK Eleştirel Kültür'de çıkan şiir çevirileri ve yazılar
Mirabeau Köprüsü- G. Apollinaire
Şair Veysel Çolak'ın yüzlerin Söyleşisi hakkında yazdıkları
https://www.facebook.com/photo?fbid=10159099542659798&set=a.10152762012324798
ilk şiir kitabım DİP ŞİİR Serisinden çıktı
https://www.idefix.com/Kitap/Yuzlerin-Soylesisi/Edebiyat/Siir/Turk-Siiri/urunno=0001904895001
vişne kokusu
istenmeyen bir yası taşıyor uzaklardan
rüzgârın sürükleyip getirdiği kor
eşiği geçip yerleşiyor istenmeyen konuk eve
ne çok yüz…aynı bakışı bakıyor
hızla bırakıp çıkıyor haberci sürüklediği odu
o ara elini eteğine kurulamayı akıl eden
kadının kucağına
kuşlar birikiyor vişne dalına
ne çok kuş… kanatlarına sokulmuş, susuyor
saçlarından tutuşuyor kadın
tel tel eriyip akıyor içine
içinden döşemeye
sızıyor kirişteki örümceğin ipine kadar
toza dönüşüp yapışıyor tasa, tarağa, tereğe
çekip gidiyor perdeden güneş
potinler vişne kokmuyor
kırılıyor karıncadan kederli ince bir dal
gökyüzünü yırtıyor kuşlar
Elif Firuzi
Kavruk Otlar Zamanı*
çocukluğun rüzgârı mı oturur dallarında?
tavanında yitmemiş, solgun bir
ay
bir sıcaklık yatışması eline yol kıvrımında
gittikçe alçalan, eve uçan bulutlar
kalbini mahmuzlayan küçük bir anı; ilk kavgan, ilk kırığın,
belki de karabiber tadı
taşları sıyırdıkça coşan su
kazlarla uçma hevesi, leğenli kayık
yüzün biraz kir, biraz hayret, sıkça azar
saçlarında diklenen çocukluk, hep yokuş yukarı bir
merak
anne koynu gibi sıcak, baba yüzü kadar sert ve uzaktır gökyüzü
hep bir esinti umuduyla geçiyor mevsim-ler
hasadı beklemiyor arpa tarlası
söğütler kavaklara sarılarak yürüse de dere boylarını
kavruk otlar zamanıdır burada yaz
dudaklarını ısırıyor çocuklar, uzundur ıslık çalmıyor
dolup duruyor kente, Susuz çay
ama sizin açık pencerelerinizden bizim şarkılarımız hiç.
Elif Firuzi
(Eliz Edebiyat, Ekim 2020)
* artık köyü olamayıp, artık köyüne dönemeyip, türkülerini yüksek sesle söyleyemeyenlere